“Ve bir tomurcukta sımsıkı kalma riskinin, çiçek açma riskinden çok daha acı verdiği gün geldi.” Anais Nin
İnsanlığın yüz binlerce yıllık evriminde 2020 yılının önemi büyük. Bir virüs kurgusu dahilinde başlayan büyük değişim ve dönüşüm süreci insan aklını ve dünya düzenini bir üst boyuta doğru hızla taşıyor. İçine sıkıştığımız cenderenin de, arkasına sığındığımız dev yapıların da bir bir yıkılacağı, uzun zamandır konforunda gizlendiğimiz tomurcukların artık patlayacağı bir yıla girdik. Bu yılın ana vurgusu, alışıldık düzenin korunması (Satürn) ile reformun ani tezahürü (Uranüs) arasında kalmak olacaktır. Bu çatışma hem bireysel hayatlarımızda hem kolektifte yoğun sıkışmalara, direnç ve sancılara sebebiyet verirken yolun sonunda ise umuyorum ki sistemde bir tekamül sıçramasına yol açacak.
2021’de tam üç kez yaşayacağımız Satürn Uranüs karesi şu tarihlerde gerçekleşecek:
17 Şubat 2021 – 7° Kova/Boğa
15 Haziran 2021 – 13° Kova/Boğa
24 Aralık 2021 – 11° Kova/Boğa
Bireysel doğum haritalarınızda bu derecelerde Kova ve Boğa burçlarının olduğu evlerde:
Eski, alışıldık, kesin, garanti, kemikleşmiş, bilindik, geleneksel tüm ezber, kalıp, düzen ve yapıların sarsıcı, şok edici, sürpriz ve beklenmedik gelişmelerle sarsılması mümkün.
Dolayısıyla bu alanlarda eskiyi, alışılanı, hep öyle bilineni, düzeni bırakmamak, değiştirmemek için direnç, geriye çekilme, inkar ve isyan duyguları, yeni oluşacak düzene karşı yoğun bir korku, stres ve baskı oluşması muhtemel.
Burada artık bir eski versiyona dönülemeyeceğini kabul etmek çok önemli. Hayatın amacı dönüşümdür. Yaşam ve ölüm döngüsü bunun için vardır. Herşey doğar ve ölür. Herşey geçicidir. Bu dünya ilizyonunda maddenin geçiciliğini deneyimleyeme ve bu geçicilik üzerinden tekamül etmeye geldik. Anlayışlarımız ve kabulümüz de değişebilir. Şimdiden buna dair bir vizyon geliştirmek ve zihnini yönetmeyi öğrenmek elzemdir.
Değişim ve dönüşüm sonrası yeni ve benzersiz bir düzen kurmak, sorumluluk, disiplin ve çaba gerektirecektir. Daha özgür, daha bireysel, daha benzersiz olabilmenin yolu, bu özgürlüğün bedelini ödemeye hazır olmak ve tüm sorumluluğu eline almaktan geçer.
Eskiye karşı yeniyi büyütme çabası, bir yandan dış dirençlerle karşılaşmak, reddedilmek, dışlanmak, geleneksel olanın ağır enerjisiyle dövüşmek demektir. Tekerlek izi olmayan yollardan geçerek insanlığa yeni yollar açmak sabır gerektirir. Bu sabrı ve dirayeti bize Satürn verir.
En nihayetinde, yeni keşfettiğimiz yollar için gerçekçi haritalar çizmek gereklidir. Sınırları belirlemek ve yapıyı sağlamlaştırmak, ama değişim rüzgarları için esneklik payı bırakmak yapıyı sağlam kılacaktır.
Mutlak değişime direnmeyen, kendini yaşamın gizemli ve bir o kadar da heyecanlı bilinmezliğine bırakabilen, okyanustan ürkmeyip, onun o gürül gürül akan suyuna teslim olabilen ruhlar bu süreçten daha güçlü, daha özgür, daha yüksek bir bilinçle çıkacaktır.
Taşın içinde dahi patlayabilen o tomurcuk gibi, taşa isyan etmeden, taşa güvenerek, taşa rağmen ve belki taşla beraber fışkırmak dileğiyle, tüm güzelliğimizle…
Sevgiyle ve ışıkla.
17.2.2021