Bu gece Oğlak-Yengeç aksında gerçekleşecek dolunaya, parçalı ay tutulması eşlik edecek. Bir yandan da, Vedik Astrolojiye göre, yılda yalnızca bir kez gerçekleşen özel bir dolunay bugün: Adını üstad anlamındaki Guru ve dolunay anlamındaki Purnima’dan alan Guru Purnima, Hint geleneklerinde tüm öğretmenlerin, yol gösterenlerin, guruların anıldığı ve kutsandığı gün.
Klasik anlamıyla yol gösteren, karanlığa ışık tutan, öğreten kişidir guru. Modern dünyada artık içi boşaltılmış bir kavrama dönüşen, kimi zaman sahte kimi zaman ulaşılmaz çağrışımlar yapan ve artık ağızlardan ‘rock star’ edasında çıkan bir ses ‘guru’. Ben guru kavramına hiç bir zaman alışamadım. Dünya sahnesine çıkıp, işi guru olduğunu deklare etmeye vardıranlar kadar, başkasının ‘gurum benim’ diye sarıldığı kişilere de pek ısınamadım, yanaşamadım. Bir ‘übermensch’ inancım olmadığı gibi, benim gibi düşünmeyenlere de saygım sonsuz elbette.
Ama gerçek anlamını düşününce de…aslında gurularım olduğunu fark ediyorum.
Yoga pratikleri yok. Spiritüel de değiller. Meditasyon yapmıyorlar. Organik beslenmiyorlar. Hayata dair komplike felsefeleri falan yok. Birbirimize hayran hayran da bakıyor değiliz üstelik, çoğu zaman birbirimize girdiğimiz bile oluyor. Bu guruların bazıları insan değil.
Gurularımın ‘ben’ dediğim bu bedende, ruhta, zihinde ve elbette kişisel tarihimde derin imzası var. Her bir adımı, mihenk taşı gibi derinden, sarsıtıcı yaşatıyor ve bilinçsizce öğretiyorlar.
Anne, baba, dost, sevgili, öğretmen, patron, öteki kadınlar-adamlar, terk edenler ve edilenler, kuşlar, kediler, köpekler, kaplumbağalar, orkideler… Sahte gurulardan gerçek gurulara dönme vakti geldi hepimiz için; bu uyanışa içsel olarak yaklaşacağımız ve tanıklık edeceğimiz bir çağa girdik.
Gerçek gurularınıza sırtınızı döndüyseniz, belki geri dönüp onları kucaklama vaktidir şimdi:) Şimdi, üzerine basıp geçtiğimiz her bir çakıl taşının, yolun kendisi olduğunu idrak etme vaktidir.
Beni karanlıktan aydınlığa çıkaramasa bile, yol üzerinde bir huzme ışık olan tüm varlıklarıma şükranlarımla🙏